Çarşamba, Mayıs 03, 2006

otoban

yürüsek çimenliğe kadar. buraya otursam lekesi cıkar mı pantolana çimenin.bu erik ağacı sanırım ama şimdi yenmez çok ekşidir. toprak kokusu burnumu sızlatır. acaba toprak mı çekiyor beni. allah korusun.korur mu ?
gece...otabana çıkalım.orta şerit şimdilik iyidir.amma çok kamyon var bu saatte.gebze diyor izmit diyor.bolu dağına kadar gidelim.güzel bir kanal bul.hızlanacam birazdan.sol şerit sanki daha dar geliyor bana.bak bu 4, bundan sonra 5.kaç kilo bu araba.bunun arkasına biraz ağırlık atsam aslında savrulmaz.dördü de çeksin dört çekerse.ben sana beş çekerim şöförlükte.bak bu hızla giderken, ayağımdan çıkarır çorabımı torpidoya koyarım sonra tekrar giyerim.delirtme beni.ben görüyorum onu. ne zaman yavaşlıyacağımı öğretme bana.kadrana bak.bizim de canımız var, can taşıyoruz burda.bu kamyonlar da ne var acaba? gişelere yaklaşıyoruz. istanbuldan çıkmayalım bari. bolu dağı seferini sonra yaparız.hem yarın işe gidecem.hiç para yok ne yapacaz. kaçak mı geçsek.kaçalım be buralardan.gidelim.tüm gişeler bizden alacaklı olsun. dönersek veririz...ya dönmezsek. o zaman devleti dolandırırız.o kadar hizmetimiz oldu dimi.oldumu? bilmem...neyse bas gaza.şöförsem basarım gaza, aşıksam vururum saza. o zaman saz almalı tez elden.turneye çıkararsam hem gaza basar hem saza vururum nasıl fikir.ben begenmedim.bende...bi atm bulda para çekelim.hararetim var.bi de bana sor....amma da korkaksın bee...

Hiç yorum yok: