Pazartesi, Ağustos 12, 2013

Little Boy

Radyo dinlerken rastladım, Hiroşimaya atılan bombanın yıl dönümüymüş. Atom çağı teknoloji haberi gibi algılıyor insan önce. Sonra radyo da bir siren sesi çaldı. ( sanırım tv yayını ile aynı anda radyoda yayınlanıyor) Japonya süper güç, insanları mutlu ferah refah ülkesi, aklına yine başka şeyler geliyor insanın. Algılayamıyorsun bir sürü kod var beynine işlenmiş.
Ama o siren sesi o anın kaydedilmiş  sesiydi, kocaman bir boşluk ve korku hissi yarattı bende. Senin devletin seni korur, insan hakları var , nasıl kullanacakmış kimyasal yada atomik silahları artık , klişeleri bir anda yıkıldı kafamda. Kocaman bir yalnızlık , kocaman bir boşluk hissettim. O bomba kente düştüğünde , ve bu bombanın daha ne olduğunu bilmeyen birilerinin üstünde patladığında ne hissetiler acaba ölenler ölmeden önce ? . Kocaman bir çaresizlikten  başka.
Birileri uçağıyla gelip senin yaşamının tamamını, (bütünü , herşeyini) sona erdirebiliyor bu dünyada. Senin arkanda kulak uğuldatan bir siren sesi kalıyor, atanların ülkesinde alkış kıyamet eğlence.
Bir Japon olsam Amerikayı asla sevmezdim. Bir Amerikalı olsam 6 ağustos da insanların yüzüne bakamazdım. Bir Türk olduğumdan sıkışan trafikde işe gitmeye çalışırken düşündüm bunları ve sonra kornaya bastım önüme kıran kamyonetin sürücüsüne küfür ederek...Hayat çok kısa ve bazen çok acımasız

Perşembe, Temmuz 18, 2013

duvar

Bir duvar gördüm, önünden geçtim,arabadaydım
Tren istasyonunun bahçe duvarı yola bakan,
Üzerinde eski paslı bir demir korkuluk
Kendisi iyice yaşlı,sıvaları kısmen dökülmüş.

Tren istasyonu epeydir orada. Duvar istasyon kadar yaşlı olmalı. Simdi istasyonları yıkıp yeniliyorlar.Muhtemelen duvarı da yıkacaklar. Arabadan 2 3 saniye görünce duvarı aklıma poloroid resim zamanları geldi. O zamanlardan bu zamana duvar hep ordaydı. Hala orada. Önünden nice insanlar arabalar geçti. Ama o hep orda. Bir zamanın tanığı. Ben belki annemin kucağında da geçtim ordan.Şimdi oğlumu annemlere götürürken de geçiyorum.Biz hep değişirken onun orada olması ve hiç değişmeden durması aklımı kurcaladı.Değişen hep insan, meta  yapıldığı tarihi koruyor. O hala belki 1970 lerde olduğunu düşüyordur.Onu yapan usta belki ölmüştür çoktan.Demiri o zamanın demiri, betonu elle yapılmış. Onun umrumda değil hiç biri. Kimler geçti kimler geldi önünden. Acılar görmedi ,ayrılıklar,mutluluk ve hüzün...

Çarşamba, Nisan 10, 2013

baharla gelen

Tasarım denince hemen dikkat kesilirim. Yeni tasarımlarımızla blogunuza yepyeni bir yüz kazandırın dediklerinde, hemen uygula bebeğim dedim.
Bahar geldi ofise badana yaptırtırken ( yaptırtmak hep yüklemim olmuştur zira işçi çalıştıran aristokrat bir gelenekten gelmekteyim.) blogunda boyasını değiştirdim.Bence iyi oldu, karamsarlık özümüzde var ama hep koyu, gölge insan sıkılmıyor da değil. Arabada tindersticks dinle dinle nereye kadar.
uçurtma uçurmak istiyorum, baharı görmeden yaz gelip geçmesin diye. hem bir tatlı oğlum var büyüyor her gün. Ona dün söz verdim evin üstünden geçen helikoptere huuu dediğinde. Azcık daha  büyü biz de uçuracağız motorlusundan. önce elektrik motorlu alırız, sonra benzin motorlularından. Baktım kırmadan uçurabiliyorsun , uçak bile alabiliriz dedim. Anlamadı şimdilik...