Pazar, Mayıs 15, 2005

kaybedilenlerin gerçekliği üzerine...

Uzun zamandır mistik coşkuları biriktire biriktire gerçekliğin dışında umutlara sahip olduğumu,anlık hazları hep sonraya erteleyerek, geleceği beklentiler yumağı haline getirdiğim gerçeğiyle şimdinin gerçekliği arasında boğuşuyorum.Biriktirmekten , üretmekten ve paylaşmaktan yana tavır koymak gerekirken tüketmenin çoşkusuyla (çoğu zaman da müdahale etmenin gerekliliğini bilinçli yada bilinçsiz gözardı ederek) ilişkilerimizi hapishaneye çevirmekte usta olduğumuzu bir kez daha kanıtladık.Geçmiş yaşamlara bir alıntı olarak kurduğumuz hislerin güzel bir kandırmacayla kendimizi avuttuğumuz bir oyuna dönüşmesi , ego tatmininin güncelliğimizi belirlemeye baslaması, bir parçamızı daha kaybettirerek gösterecekti eksikligini...Üzülmek yerine direnmenin daha gerekli olduğu yeni bilincimiz olmalı...
Yaşananları inkar etmektense , pişman değilim demek herşeye rağmen yabancılaşmadığımızın bir göstergesi olsa gerek..!